Kaliteli Bir Erkek Olmak

YAŞAMIN PRATİK GÜCÜ
By -
5

 Merhaba sevgili Yaşamın Pratik Gücü takipçileri bu makalemde sizlere ''kaliteli erkek olmanın yollarından, bir erkeği kaliteli yapan detaylardan ve kalitenizi artırmak için dikkat etmeniz gereken şeylerden'' bahsedeceğim.

(toc) #title=(İçindekiler Listesi)

Pek çok defa alfa olmak, yüksek değerli olmak, iş bitici olmak, maskülen olmak ve çekici olmak gibi şeyleri derinlemesine anlattım bunlar önemli konulardı ancak kalite kısmını es geçmek olmazdı. Bir insanın kalitesi birçok zaman çekiciliğinden çok daha önemli olabiliyor. Kalitesiz bir adam olduktan sonra başarılarında olsa her şey eğreti duracaktır. Ciddi bir kalite problemi olduğu içinde bu konuyu derinlemesine incelemek istiyorum.

1. KALİTE TERCİH MESELESİDİR

Kaliteli bir adam olmak tercih meselesidir yani bunu seçmeniz gerekiyor. Bir adam kaliteyi nasıl seçebilir diye soruyorsan bunun cevabı;
  • Kendini entelektüel olarak geliştirmeye adar
  • Kişisel gelişimine dikkat eder
  • İletişim kurma şekline dikkat eder
  • Değer ve bilgi aktarımına odaklanır
  • Nezaket ve kibarlığa önem verir bunu güçsüzlükten değil tercihen yapar
  • Şık giyinir ve bir duruşu vardır
  • Gündemini kendi belirler
  • Spesifik zevkleri vardır
  • İlgi alanlarına odaklanmayı sever
  • Genel kültür düzeyi yüksektir
Kaliteli bir adam olmak temelde hayatta bir şeyler öğrendikçe ilerlemekle alakalıdır. Egolarınızdan kurtulmak, daha yapıcı ve olgun bir birey olmakla ilgilidir. Kalitesiz ancak bir yerlere gelmiş adamlar inanın çekilmiyor. Pek çok başarısı olan ancak kendisini iyi ifade edemeyen, bir konuda düzgün fikir belirtemeyen bir adam kalitesiz kalıyor. Kullandığı her şey kaliteli olsa ne yazar adamın kendisi kalitesiz olduktan sonra. 
kaliteli erkek özellikleri, erkeği kaliteli yapan detaylar, kaliteli erkek nasıl olunur


Bir erkek olarak her zaman kalitenizi artırmaya odaklanmanız gerekiyor. Çevrenizdeki insanların sizi sevmesi ve hayranlık duyması size tahammül etmesinden çok daha kıymetlidir. Pek çok kalitesiz adama çevresi tahammül eder çünkü ya aile bağı vardır, ya arkadaşlık geçmişi vardır, ya işle alakalı bir durum vardır ya da sosyal çevre ortaktır. Birçok kalitesiz adama tahammül edersiniz ancak sevmezsiniz. O kişiye saygı duymak elinizde bile değildir.

Zeka Düşüklüğü Kalitesizlikle Doğru Orantılı

Zeka seviyesi düşük adamlarda kalite bulunmuyor. Davranışlar, iletişim kurma şekli, anlama kapasitesi düşüklüğü, yanlış bilgilere sahip olmak, bağnazlık, empati yoksunluğu, kendini ifade etmekte yetersiz kalmak, olayları yüzeysel algılamak yani derinliğe inememek gibi problemler zeka eksikliğinden kaynaklanıyor. Bu durumda düşük zekalı insanların pek çok zaman kalitesi düşük oluyor. Tabi bu her düşük zekalı insanın kalitesiz olduğu anlamına gelmiyor gayet mütevazi ve pırlanta gibi olan ancak hayatı pek anlayamamış kişilerde var onları ayrı tutuyorum. Bu bir aşağılama değil daha çok tespittir. 

Maalesef zeka düşüklüğü olan ve kalitesiz kişilere tahammül etmek zor bir durumdur. Bu kişilerin güç elde ettiği durumlarda ise kaliteli-zeki kişiler o ortamdan kaçmaya çalışıyor. Mesela kurumların başına kalitesiz bir adam gelmişse ve zeki de değilse orası çekilmez bir hal alıyor. Bir ortamın havasını bir çürük yumurtanın bozması yetiyor sonrasında orada durulmuyor. Bu açıdan kalite her şeyden üstündür yani liyakat her zaman sadakatten önemlidir. Bir işi ehli yapmalı yani kalitesiz kişiler yapmamalı. Kalite varsa bu durum hem başarıyı artırıyor hem de gelişim sağlıyor. Bir ortamın nezihliği böyle sağlanıyor.

Kalitesiz Erkekler Ortamı Toksikleştirir

Kalitesiz erkeklerle ilgili bir diğer sorun ortamın verimliliği ve gelişimini düşürmeleridir. Kalitesiz adamlar genelde kaliteye adapte olamadıkları için ortamı yukarıya çekmekten ziyade aşağıya çekerler. Bunu da kişisel tartışmalar, gerilim yaratmak, dedikodu ve boş işlerle başarırlar. Bir şirket, devlet dairesi veya bir organizasyonda kalitesiz adam sayısı arttıkça ortamdaki gerilim artar. Herkes kavga etmeye, savunmaya geçmeye, hırçın veya çekingen hale gelmeye başlar. Ortamı güvensizlik ve toksik bir negatiflik ele geçirir. Herkes iş ve gelişim dışında şeylerle ilgilenir. Problemler çözülmez ve ilerleme sağlanmaz onun yerine sürekli kişisel meseleler gündeme gelerek ortamda parçalanmaya yol açarlar. Sürekli bir ihanet, arkadan oyun kurma veya toksik tartışmalarla değer üretmek yerine kaliteli kişilerin kaçmasına yol açarlar. Kaçamayanlar ise değer aktarmaktan vazgeçer kenara çekilirler.

2. KALİTE HER ŞEYDİR

Kaliteli bir adam işini iyi yapar, kendini iyi ifade eder, genel olarak nezaket kurallarını iyi bilir, insanlardan çok konularla ilgilenir, sohbeti yüzeysel değil derin tutmaya odaklanır. Bilgi aktarımına ve öğrenmeye önem verir. Bu açıdan kalite yüksekte kaldığında ortamlar uzun vadeli bir yükseliş trendi yakalar. Kaliteli insanlar bir arada daha fazla eğlenir, uyum sağlar ve gelişirler. Bu herkesin verimli olabilmesini de sağlar. 

Kalitesiz insanlar ise birbirleriyle geçinemedikleri gibi birbirlerinden kaçarlar ancak varoşluklarını da hep kendileriyle birlikte götürürler. Bu açıdan gelişip kalite artırmak yerine daha basit şeylere odaklanırlar ama her kalitesiz birisi diğer kalitesizlerden nefret eder. Aslında daha elit olmak ister ancak onun gerekliliklerini yerine getirmekle pekte ilgilenmez. Mesela Avrupa'ya kaçan pek çok orta doğulu mülteci hiçbir zaman kaliteli olamıyorlar, onların kumaşında bu altın tozu yok. Bu açıdan da gittikleri ülkeye katkı sağlamak yerine orayı aşağıya çekiyorlar. 

Kalite sadece insan ilişkilerinde değil ürün ve hizmetlerde de geçerlidir. İnsanlar kalite için çok fazla para ödemeye razıdır. Bu açıdan en iyi araçları almaya, en iyi teknolojik ürünleri kullanmaya, en güzel yemeği sunan mekanlara takılmaya ve nezih ortamlarda bulunmaya dikkat ederler.

Herkes parayı ister, para ise kaliteyi ister.

Kaliteli ürün ve hizmet insanı hem mutlu hem memnun eder. Buna değdiğini düşünürsün. İnsan ilişkilerinde de bu böyledir kaliteli adamlarla arkadaşsan sohbetten ve iş yapmaktan keyif alırsın. Kaliteli kadınlarla berabersen aşktan keyif alırsın yoksa kalitesiz bir kadının senin hayatını mahvetmesi sana keyif vermeyecektir. Seni küçük düşürecek ve utandıracak hareketler sergileyen bir kadını hayatında uzun süre istemezsin çünkü en başta bahsettiğim gibi ''kalitesiz insanlar tahammülden beslenirler oysa tahammülün kullanım süresi kısadır''.

3. KALİTELİ ADAMLA KALİTESİZİN FARKI

Kaliteli bir erkek olmak öncelikle bir duruş meselesidir. Hayatta neyle ilgilendiğinle alakalıdır. Sıradan şeylere aşırı kendini kaptıran bir adamın kalitesi artmaz ve aynı şeyi çok farklı kalitede yaparlar. Mesela kaliteli bir adam viskisini içerken purosunu yakar ve güzel bir müzikle bu hayatın stresinden kaçmaya çalışır andan zevk alır. Oysa kalitesiz birisi viskiyi geçtim iki şişe bira içinde bağırmaya başlar, kontrolden çıkar. Şiddet eğilimi gösterir, saldırganlaşır, ağlamaya başlar, kusmaya başlar ve küfür etmeye başlar. Bu adamla içtiğin iki biradan keyif almayı bırak her şeyi sana zehir eder. Benzer bir şey mesela futbol maçı izlemekle de alakalıdır. Maçı izler, keyif alır veya almazsın ancak bu senin için aşırı önemli bir şey değildir. Sonuçta futbol pasif bir zevktir yani sana getireceği hazla senden götüreceği keyif düşük miktardadır. Takımın yenilince canın sıkılır bir saatliğine kazanınca da bir saat keyfin baya yüksek olur ötesinde bir anlamı yoktur. Ancak kalitesiz bir adam fanatiktir ve takımla kafayı bozmuştur. Bu rasyonelitenin ötesinde artık irrasyonel bir duygusal bağ ve özdeşleştirmeyle alakalıdır. Futbol maçını izlerken delirir ve toksikleşir. Aşırı sinirlenir gereksiz triplere girer mesela bu adamla maç izlemek bile istemezsin yani kulağının dibinde eşeğin birisinin sürekli anlamsız bağırışlarına tahammül etmen zorlaşır ağzına iki tane vurup dışarı atmak istersin ama sonuçta adam kalitesizde olsa eşin dostun yarın yüzüne bakmak zorunda kalacağın biriyse bunu yapamazsın. O yüzden kaliteli adamlar genelde kalitesiz kişileri geçiştirir, görmezden gelir ve umursamaz. Direkt bir diyalogtan kaçınır, söz vermez ve kırmakta istemez ama kurtulmak ister.

Kaliteli bir adamla en düşük konuları konuşmak bile acayip haz verir. Mesela futbol, siyaset, ilişkiler, ekonomi ve din gibi konuları tamamen baştan sona derinlemesine ele alabilirsin. Tarihten girer psikolojiden çıkarsın, spordan girer ilişkilerden çıkarsın. Bu karşındaki kişinin derinliğiyle alakalıdır, kendini yetiştirmesiyle alakalıdır. Farklı yorumlar duymak keyif verir. Kaliteli adamın sohbeti çekilirdir mesela Celal Şengör veya Oğul Türkkan gibi adamları dinlemekten haz alırsın çünkü bilgiyle karışık bir yorum ortaya atarlar. Bu açıdan sana bir şey katar ve senden bir şey almamıştır bu ticaret bile değildir. Direkt bir değer aktarımıdır ve kaliteye bu yüzden saygı duyarsın çünkü kalite senden çalmaz, sana verir.

Kaliteli adamla ilişkiler konusunda derin sohbet edebilirsin. Fikir, deneyim, tecrübe, yöntem ve bilgi üzerine konuşursun. Olayı yüzeyselden derinlere kadar indirirsin ancak kalitesiz bir adamla bu konuyu konuşamazsın bile. Adam ''garılar paraya bahiy yeğenim'' diyecek geçecektir tüm konu kapanmıştır😀 Ya da daha genç birisiyse kolpalar sıkarak ego manyak şekilde davranır. Kalitesiz erkekler genel olarak ortamlarda saygı görmek adına çok kolpa sıkarlar çünkü kendilerini yalanla kanıtlamak isterler. Bu açıdan yüksekten yalan söylerler, gözünün içine baka baka yalan söylerler ve saygı beklerler ancak o saygıyı asla elde edemezler. Oysa gerçekten kadınlarla yatan ve başarılı adamın yüzünde aptalca bir sırıtma olur o adamın işi götürdüğünü anlarsın ve kıskanırsın ancak kalitesine saygı duyarsın. Bu bir yemek yemek gibi düşün birisi karşında düzgünce yemek yiyor bir diğeri ise şapur şupur yiyor ve sende iştah bırakmıyor. İştahı geçtim kusma isteği yaratıyor. 

Kalitesiz adamlarla tartışmak tamamen anlamsızdır çünkü cahille tartışmak farklı frekanslardan konuşmakla alakalıdır. Mesela yıllardır hiçbir konuda hiç kimseyle tartışmam. Karşımdaki kişiyi saniyesinde çözerim ve anlamsız bir tartışmanın içine girmem. Cahili argümanda yenmek imkansızdır daha doğrusu o argümanı anlamaya kapasitesi yetmez. Ayrıca insanlar düşüncelerine çok duygu katarlar bu da o fikrin yanlış olduğunu anlasalar dahi bırakmalarını imkansızlaştırabilir. Ben genel olarak cahil ve kalitesiz ortamlarda asla konuşmam. Sadece dinler ve gülerim. Bu tür ortamlara sosyal, akraba ve iş yaşamında çok denk geliyorum. Açıkçası ben tartışmıyorum ancak ciddi şekilde trollüyorum. Benim için kalitesiz insanlarla dalga geçmek ve ironilerle onları yönlendirmek keyif verici. Onların fikirlerine abartı katarak destek veririm, gaz veririm ve kalitesiz adamın ortada şaklabana dönüşmesini keyifle izlerim. Sonuçta ona doğruyu veya yanlışı anlatmaya ne zamanım, ne isteğim ne de enerjim var.

4. KALİTEYİ ARTIRMANIN YOLLARI

Kaliteye dair pek çok şey konuştuk açıkçası çok fazla nokta var ancak örnekler cehenneminde kimseyi boğmaya gerek yok. İşin pratik noktası ve genel soru olan 'kalitemi nasıl artıracağım?' sorusuna cevaplar verelim.

Bolca Kitap Okumaya Başla

Ülkemizde eğitim sistemi çöp, ailelerin kültür düzeyi çöp ve cemiyet hayatındaki kültürel düzey maalesef çöp. Bu açıdan insanlarda bulamadıklarını kitaplarda bulacaksın. Bu noktada ne bulursan okumanı tavsiye ediyorum. Okumak sana genel kültür katacaktır yani ister roman ister felsefe ister sanat ister bilim oku tamamen sana kalmış. Sadece aynı türden tekrarlayan kitaplardan ziyade ufkunu açacak farklı alanlar seç. Okumaktan çok zevk aldıklarını ilklerde oku ama sürekli keyif almayı bekleme yani sevmediğin alanlarda çaprazlama okumalar yap.

İletişimini Derinleştir Kendini Daha İyi İfade Et

İletişimini geliştirmenin yollarından birisi de genel kültürle birlikte kelime bilgisinin artmasıdır. Ne kadar çok kelime biliyorsan kendini o kadar iyi ifade edersin. Her kelimenin bir anlam gücü vardır ve kendini daha kompleks şekilde iyi ifade etmen insanları etkileyen bir özelliktir. İnsanlar yüzeysel şeylerden etkilenir ancak bu etki geçicidir, derin şeylerin bıraktığı etkiler çok daha kalıcıdır. Bu açıdan insanlar belirli fikirlerden çok etkileniyor çünkü derinliği var, yüzeysel fikirler sadece belirli onayı alıyor ve etkisini yitiriyor.

İletişimini derinleştirmek için küfür ve argoyu azaltman gerekiyor. Küfür ve argoyu severim bunlar baharat gibidir bazen çok lezzetli gelir ama fazlası iğrençtir. Fazla küfür etmek hem iletişim problemi, hem özgüven problemi hem de duygusal zayıflıkla alakalıdır. Sürekli birilerine veya bir şeylere küfür eden erkek sence hayatla iyi baş ediyor mu? Hayır. Baş edemediği ve zayıf olduğu için aşırı reaksiyon vererek bir çeşit psikolojik rahatlama yaşıyor. Argo kullanım ise yine kalite düşüren ama yerine göre eğlencelidir. Cinsel şakalar, argo espriler ve göndermeler özellikle küfürlü atasözlerini çok severim ama yerinde tadında güzel. Ortamında bir iki yaparsın anlatacağın şeyi güçlendirir hatta özetlersin ama ötesinde bir anlamı yoktur. Sürekli küfür ve argo adamı bıktırır. Ortamı toksikleştirir yani sürekli bir ortamda sik-taşak muhabbeti dönüyorsa kusura bakmayın o ortam 1-2 hafta keyifliyse yılın geri kalan 50 haftası tat kaçıran bir toksikliğe sahiptir.

Vizyonun Olsun

Dünya değişiyor her zaman yeni şeyler oluyor. Sürekli bir değişim ve gelişimin ortasındayız. Mesela yapay zeka, robot teknolojisi, kripto, elektrikli araçlar ve geleceğin nasıl olacağı gibi konularla ilgilenmen gerekiyor. Yaşadığın dünyayı iyi anlamalısın ki bu yetmez öncelikle yaşadığın dünyanın geçmişini bileceksin sonra şimdiyi anlayacaksın ve geleceğe bu şekilde bakacaksın. Vizyonu olan her adam gelecekte neler olacağını üç aşağı beş yukarı tahmin ediyor.

İlgi Alanı ve Hobilerin Olsun

Gündelik konular keyiflidir hiç kimse %100 ilgi alanları ve hobiler üzerine entelektüel sohbetler etmek istemez bu insanı bunaltır ancak sadece gündelik hayata gömülmekte insanı kısırlaştırır. Sıradan insanların birbirlerinden sıkılıp sürekli telefonda aşağı yukarı kaydırmalarının sebebi herkesin sıkıcı olmasıdır. Yüzeysel olan çabuk tükenir ve sıkıcı hale gelir. Sürekli olarak hava durumu, araba, futbol, siyaset, ekonomi, karı-kız veya para konuşmamalısın. Bunlar belirli oranda konuşulmalı yani konuştuğunda da hakkını vermelisin o konunun yani futbol konuşuyorsan konuştuğun takımın oyuncularıyla birlikte ne kadar maç yapmış bil detaylara hakim ol, konuya hükmet. Neyse sıradan konular bir yere kadar iyidir ama kalite gittikçe düşer. O yüzden ilgi alanları ve hobiler önemlidir.

Tüm hayatın iş ve ilişkiyle geçmez. Dünya bu kadar sığ ve basit bir yer değil. Biraz karakter derinliğin olsun be kardeşim. Sinema, satranç, spor, dövüş sanatları, dans, çeşitli yemekler, silah kullanmak, okçuluk, yüzmek gibi alanlarla hem uğraşmalı hem de bu konulardan da konuşmalısın. Bir alanda bilgi sahibi olmak değerlidir ve bu bilgi tecrübeyle destekleniyorsa daha da değerlidir. Mesela sen poligonda silah kullanıyor ve silahlara hakimsen bu silahlara dair detayları çok iyi  sayarsın. Silah bakımını bilir ve o silahı nasıl kullanacağına hakim olursun. Mesela mekanik saatler veya parfümlerden anlarsın koleksiyonun vardır. Arkadaşınla satranç oynarsın keyifli olur, beraber bisiklet sürersiniz 20 km boyunca bunlar keyifli aktivitelerdir. Ortamın kalitesini yükselten her şey iyidir bu tür spesifik özelliklerin olmalıdır.

Karakterin Kalite Koksun

Hayatta bir duruşun, kendine bakışın ve netliğin olsun. İnsanlar senin sözüne sadık, bir amacı ve vizyonu olan, kendini geliştirmeye adamış ve egosu olmayan birisi olduğunu bilsinler. Ego, kibir, toksiklik ve düşük zekalı davranışlardan uzak durmalısın. İnsanlar kaliteye uzun vadede büyük önem verirler çünkü pek çok insan ilişkisi çıkarlara dayansa bile insan duygusaldır yani kaliteli insanlarla arasında dostluk olsun ister. Bu çıkarcılıktan ziyade keyifli vakit geçirmenin, adam akıllı iki sohbet edebilmenin şartıdır. Tüm hayat bir mücadeleyle zaten gelip geçiyor sen bu mücadele içinde dinlenecek durak noktaları arıyorsun işte bu kaliteli karakter burada önemli hale geliyor. Yaşlandığın zaman seni iyi hatırlayacak insanlar olmasını istiyorsun bu da kaliteyle mümkündür yoksa eski bir dostun seni araması için başka sebep yoktur. Kaliten varsa ve insanlar seni özlüyorsa işte bu mükemmel bir şeydir. Aradan geçen yıllara rağmen unutulmazsın.

5. KALİTEYİ YÜKSEK TUT

Hayatta her ne yaparsan veya neyle ilgilenirsen ilgilen kaliteyi yüksekte tut. Yaptığın işin hakkını ver, kendine kalite kat, çevreni kaliteli kişilerle doldur. Her insan kaliteli olacak diye bir kural yok bu konuda insanları zorlama, senin işin filtrelemek olsun. Kalitesizleri filtreleyip az sayıda kaliteli insanla yola devam edeceksin. O yüzden insan seçmekte ne kadar iyiysen çevrende o kadar nezih olur. Bu açıdan kalite için gereken standartları sağlamalısın. Eğitimli bir çevre, iyi bir semt, kaliteli insanlar ve daha fazlasıyla muhatap olmaya bakacaksın. Bu hayat kalitesize tahammülle geçmez. 

Her Başarılı İnsan Maalesef Kaliteli Değil

Hayatta bir yere gelmiş ve pek çok şeyi başarmış bazı kişilerin çok kalitesiz olduğunu görmek üzücüdür. Adam iş dünyasında önemlidir milyon dolarlar çeviriyor ancak kalitesi çok düşük bir birey olduğunu fark ediyorsun. O hayranlıkla saygın tuzla buz oluyor. Ona saygı duyamıyorsun büyük işlerine rağmen ne kadar sığ olduğunu gördüğünde temelde hak etmediğine dair anlamsız bir inanç geliştiriyorsun. Bu açıdan başarının direkt kalite ölçütü olmadığını görüyorsun. Spor salonunda çok iyi vücut yapmış adama bakıyorsun ağırlıkları yerine koymaktan aciz ego manyak bir şey olmuş kafası uçmuş garip davranıyor. Helal olsun kardeşim mükemmel vücut deyip geçiyorsun çünkü adam çekilmiyor. Bir sohbette ortaya atlayıp konuyu vücuduna getiriyor, ilgi görmek ve onaylanmak istiyor. Merkezde olmadığında modu düşüyor kafayı yiyor. Kardeşim vücut yaptıysan kendine yaptın başkalarına bir faydası yok ki sen bu işi başarmışsın artık başka şeylere odaklanman, sınırın ötesine geçmen lazım ama adamda kalite yok. Bu defa başka bir şey konuşamıyor hayatta çapı yetmiyor. Mesela adama bakıyorsun kadınlarla ilişkilerde doğal olarak başarılı ama çekilmez bir adam. Tuhaf kompleksleri, anlamsız davranışları, başkasını aşağılamaya çok eğilimli olmaya çalışması, triplere girmesi ve ego sorunları yaşamasıyla bakıyorsun çekilecek çile değil. Kardeşim tamam sen playboysun az ötede oyna diyerek adamın kalitesizliğinden dolayı çevrenden atıyorsun. İki düzgün sohbet edip zaman geçiremediğin adam mükemmel olsa ne olur. Başarılı adamın kaliteli olması lazım. Tok olması lazım tok adamın o rahatlığı, kendini ispatlama çabasının olmayışı, umursamazlığı ve keyfi önemli. İşte kalitesiz olup bir yerlerde bir şeyleri başaranlarda bu durum hep sırıtıyor. Bir adama başarının yakışması bile kalitesiyle alakalı çünkü kalite insanı her zaman zirveye taşır. Her kumaş aynı değildir kaliteli kumaşı anlarsın bu da öyledir. Her başarılı adam aynı kalitede değil kimisi çok kaliteli kimisi az.

Yorum Gönder

5Yorumlar

  1. Ulaşılmaz erkeği oynamak hakkında ne düşünüyorsun? Kulağa reel hayatta pasif bir oyun gibi geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teoride güzel ancak pratikte saçma ve anlamsızdır. Ulaşılmaz erkeği oynayacak adam zaten çekicidir çünkü kendisine gelen kadınlardan kaçıyordur. Oysa sıradan erkek daha bir hatun bulamıyor bu yüzden de istediği kadar ulaşılmazı oynasın fark etmez kenarda kalır. Normal erkeklerin aşk hayatlarında pro-aktif olması ve şanslarını denemesi şart. Yoksa ulaşılmaz olacağım, gizemli takılacağım diye yıllarda kenarda kalırlar.

      Sil
  2. Kadınlara onlar hakkındaki gerçekleri söylemek mi yoksa onların duymak istediklerini söylemek daha etkili olur? Bu konu kadınların kalitesine bağlı mıdır? Mesela iki farklı kız bana kendisinin Özge Törer'e benzeyip benzemediğini sormuştu. Birisine gerçeği söylemiştim, engellemişti. Diğerine duymak istediğini söyledim ghostluyor beni. Bu konu hakkında fikrini alabilir miyim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekleri mizahla söyleyeceksin ya da duymak istediğini ciddi şekilde söyleyeceksin.

      Sil
  3. Eskiden flört olupta sonuç çıkmayan kız üzerinden yaklaşık bir yıl geçtikten sonra kendisi adım atmaya sohbet başlatmaya başladı ve bir kaç kere buluştuk şu anda ne olduğumuz belirsiz sizce nasıl bir yol izlemeliyim hocam

    YanıtlaSil
Yorum Gönder